Hisseli tapu ikiye ayırılır.
Birincisi, “aile mülkiyeti” dediğimiz, her hissedarın tapuda ne kadar hisseye sahip olduğunun gösterildiği durumdur. Paylı mülkiyettir.
İkincisi ise “elbirliğiyle mülkiyet” dediğimiz, aslında birden fazla kişi mal sahibi olduğu halde paylarının ne kadar olduğu tapu sicilinde gösterilmeyendir.
Paylı mülkiyette, yani payların tapuda görüldüğü durumlarda, paydaşlardan herbiri payını üçüncü şahısa ya da birbirlerine satabilir.
Ancak elbirliğiyle mülkiyette, paydaşlar haklarını bir diğer paydaşa veya üçüncü kişiye satamaz. Elbirliğiyle mülkiyette satış için paylı mülkiyete döndürülmesi gerekir. Bu da iki şekilde olur.
Dava yoluyla veya bütün paydaşların, yani elbirliği maliklerinin, tapuya gidip paylı mülkiyete dönüş için tapu sicil müdürüne beyanda bulunmasıyla.
MÜSTAKİL TAPU
Müstakil tapu, hiçbir hissedarın olmaması halidir. Bir parselin tek bir kişiye ya da bir bağımsız bölümün tek bir kişiye ait olmasıdır.
Tabii ki müstakil tapu her zaman hisseli tapudan iyidir. Müstakil tapuda, tapu maliki her türlü tasarruf hakkını tek başına kullanabilir. Hisseli tapuda ise diğer paydaşların muvafakatının alınması gerekir. Örneğin, inşaat yapılacaksa tüm paydaşlar projeyi imzalamalıdır.
Paylı mülkiyette, yani müstakil olmayan hisseli tapuda, paydaşlardan birinin “ortaklığın giderilmesi davası” açarak, bütün taşınmazı satışa çıkarması mümkündür. Bu da haliyle bir risktir.
Hisseli tapu alırken, normal tapuda olduğu gibi, hisse üzerinde haciz, ipotek vb. olmadığı kontrol edilmelidir. Ayrıca diğer paydaş ya da paydaşların bu yerle ilgili önalım hakkını (şufa hakkı) kullanmayacakları yolunda taahhütlerinin alınması gerekir.