Burun boşluğumuzun çevresinde, yüzümüzün izdüşümünde birçok sinüs boşluğu bulunmaktadır. Sinüzit, bu boşlukların içerisinin iltihapla dolmasıdır.
Çoğu insan yılda 1-2 kez sinüzit olur. Genelde nezle ya da gribi takiben sinüzitle karşılaşırız. Nezle ve grip sırasında yaşadığımız burun akıntıları, burun tıkanıklıkları sinüslerde iltihaba sebep olur. Bu iltihap (inflamasyon) sinüsleri tutarsa, içerisine yerleşirse sinüzit hastalığı olur. Buna “akut sinüzit” denir.
AKUT SİNÜZİTİN BELİRTİLERİ
Genelde burun tıkanıklığı, burun akıntısı, geniz akıntısı, baş ve yüz bölgesinde ağrı, basınç hissi, öne eğilmekle artan ağrı, bazı durumlarda ateş ile geniz akıntısı ve balgama bağlı sümük gibi belirtilerle karşımıza çıkabilir. Beraberinde genel bir hastalık hali, halsizlik, kırgınlık bulunabilir.
AKUT SİNÜZİT ÖNLEMLERİ
Akut sinüzit ciddi bir rahatsızlık olmadığı gibi, net bir önlemi de bulunmamaktadır.
Hekimler olarak biz, yılda dördün üzerinde tekrarlayan ya da tedaviyle geçmeyen sinüzitlere müdahale ederiz.
KRONİK SİNÜZİT
Tekrarlayan veya sürekli bir hal alan sinüzite, “kronik sinüzit” diyoruz.
Normalde sinüslerde biriken iltihap, çok ince kanallardan burun boşluğuna boşalır. Bu kanalların darlığı, orayı tıkayan anatomik bozukluklar, burun eti şişmesi, burun eğriliği yani deviasyon, alerjik nezle, polipli sinüzitler, bazı genetik mukoza hastalıkları, sigara kullanımı gibi unsurlar boşaltımı engeller ve kronik sinüzit olma eğilimini artırır.
ENDOSKOPİK MUAYENE
Sinüzite yol açan durumların hepsini rutin endoskopik muayenede görebiliriz. Çok ince endoskopi ekipmanlarıyla sinüs kanallarının ağzına kadar ulaşıp muayene edebiliyoruz.
Endoskopik muayene ile tespit edilen sinüzite,rahatsızlığın seviyesine göre ilaç tedavisi veya ameliyat ile tedavi uygulanabilir. Ameliyat kararı genelde tomografi ile yapılan daha detaylı görüntüleme sonucunda verilir.