Bize şişmanlamak için gelen hastalara önce mide-bağırsak sorunu var mı, yutma güçlüğü çekiyor mu diye bakılır. Bunlarda bir yoksa hastaya özel bir beslenme diyeti veriyoruz.
Yine kilo almıyorsa o zaman psikolojik değerlendirmeden geçirilir.
Bunda da bir şey yoksa hastaya yeterli ve dengeli beslenme listesi verilir. Çünkü anlarız ki, yiyemediği için kilo alamıyordur.
Yiyip de kilo alamayan hasta çok azdır. Mesela bir hastam var, 38 kilo. Ona yeterli ve dengeli beslenme programı verdim. 6 tane de öğünü var. Diyor ki, “Sabah ve öğleni hayatta kullanamıyorum. Midem almıyor. Ama gece yatmadan çok güzel yiyorum.”
Geldiğinde 3 haftada 1 kilo almıştı. Demektir ki kilo almaya meyilli.
Yetersiz ve dengesiz beslendiği için kilo alamıyor. Şimdi ona bazı ilavelerde bulundum. Mesela tahin pekmez yemesini önerdim, yani biraz daha yağlı ve şekerli yiyecekler.
Yağlı ve şekerli yiyeceği yemeğin üstüne yemesini öneriyoruz. Çünkü önce tatlıyı yerse kesinlikle yemek yiyemez.
İŞTAH AÇAN KOKULAR
İştah, yiyecekle açılmaz. İnsanın iştahı üzerinde en etkili olan şey kokudur.
Özellikle hemodiyaliz hastalarında, böbrek hastalarında vücutta üre biriktiği için iştahsızlık olur. Üre atıldıkça iştah artar.
Onlara önerilerim şu olur. Kızarmış ekmek kokusu iştah artırır. Sabah onu duyarak uyandığınızda iştahlı kalkarsınız. Kavrulmuş leblebi, hindistan cevizi, vanilya kokusu iştah açan hoş kokulardır. Mesela Almanya’da dışarı verilen tek koku kahve kokusudur.
B vitaminleri genelde iştah açar. En bol bulunduğu yiyecekler, ekmek grubudur.
Eskiden hastalarımızda kullandığımız malt hülasası dediğimiz, bira yapımında kullanılan, B vitaminlerinden zengin içecek vardı. “Malt hülasasından bir kaşık al” derdik. Tekel eskiden çıkarırdı ama şimdi bulunmuyor.
Kilo verdirmek, kilo aldırmaktan çok daha kolaydır. Çünkü kilo alamamanın yapısında genelde psikolojik faktörler çok fazla oluyor.
Hasta biraz kilo aldıktan sonra, yağlanmaktan çok kas dokusunu artırmak istiyorsak hafif egzersizler yapmasını öneriyoruz. Mesela çok zayıf erkeklerin özellikle vücut çalışmasını istiyoruz. Çünkü kaslandıkça vücut görüntüsü hoş oluyor, psikolojik yapısı toparlanıyor.